4 KASIM 2009 ...Çarşamba Saat : Akşam 21.50 Yer : Adana Şakir Paşa Hava Alanı iç
hatlar bölümü önü Şahsi arabamı park etmiş kayınvalidemi İstanbul'a uçağa bindirmek
üzere THY bilet alma gişelerine geldim. Bileti alıp kayınvalidemi yolcu ettikten
sonra, park etmiş olduğum aracıma doğru ilerledim. Aracımın başında Havalimanı Şb.
Müdürlüğü'nde görevli 2 polis memurunu beni beklerken gördüm. Yanlarına yaklaşıp;
-İyi görevler. Hayırdır arkadaşlar bir sorun mu var ? Bir şeye mi baktınız ?
P. Memuru : Şu aracın plakasındaki kırmızı renkli yapıştırmayı çıkar !
-Beyefendi kırmızı renkli yapıştırma dediğin Türk Bayrağı ! P. Memuru : Bende sana
onu diyorum bunu çıkartacaksın. -Beyefendi kusura bakmayın bu Türk Bayrağı. Ben
çıkartamam. Madem siz kırmızı renkli yapıştırma diyorsunuz buyurun siz çıkartın.
P. Memuru : Ben senin uşağın mıyım? Taktığın gibi çıkar.
-Beyefendi ben Türk
Bayrağını çıkaramam. Bu hareketimden dolayı cezam neyse razıyım.
Buyurun işlemlerinizi yapın.
P. Memuru : Milliyetçilik sana mı kaldı da bunu buraya yapıştırıyorsun? Milletin
çoğu mavi şekilli plaka ile geziyor sana ne oluyor?
-Beyefendi evet doğrusundur belki milliyetçilik bana kalmadı eğer göz güzelliğini
bozmuş ise ses çıkarıp çevre kirliliğine sebebiyet veriyor ise tamam ama ne zararı
var Türk Bayrağının orada durmasında?
P. Memuru : Bunu buradan çıkaracaksın! -Beyefendi üslubun biraz ağır, lütfen
sakinleş.
P. Memuru : Benle adam gibi konuş, dikleşme, duygu sömürüsü yapma! Bu kırmızı renkli
yapıştırmayı ya sökersin ya arabayı bağlarım!
-Beyefendi tehditkar konuşmayın. Bakınız bu bayrak için arabamı bağlatmayı bırak,
arabanı yakarım desen bana korku vermez ! Eğer bağlatmayı düşünüyorsan buyur bağlat.
Bu sırada yanımıza yaklaşan bir arkadaş: Ağabey bunlar kafaya taktı gel bu bayrağı
buradan çıkar. -Gardaş cidden ben bunu yapamam sökersen buyur sen sök. Arkadaş :
-Abi bende sökemem deyip uzaklaştı. Söktüremeyeceğini anlayan polis memuru cep
telefonu ile bir yerleri aramaya başladı. 10-15 dk sonra omzunda 2 yıldız olan bir
komiser bey yanımıza geldi. Komiser:
-Olay ne hayırdır ? P. Memuru :
-Plakadaki kırmızı renkli yapıştırmayı çıkartmıyor.
Komiser -Ben çıkarırım sen cezanı yazmaya başla.
-Beyefendi o Türk Bayrağı neden
rahatsızlık verdi ? Bakınız bir saati geçti bu olayın peşindesiniz. Bu olay sizin
için bu kadar mı önemli ?
Komiser :
-Genelge var. Biz bunları böyle yapmakla mükellefiz. -Peki genelgenizin maddesini
bana yazacağınız ceza tutanağına belirtecek misiniz ? Komiser :
-Tabii belirteceğiz, dedi ve ceza tutanağını yazmaya başladılar. Ceza yazılırken
komiser bey plakalardan Türk Bayrağını çıkarmaya başladı. Çıkarırken de 'bunu sökmek
çok kolaymış yahu' dedi.
Ceza tutanağı sıra no: 571452 Bu sıra no'lu tutanağı kendilerinden aldıktan sonra
-Komiserim, sayın memur bey (ikisine birden); şimdi bu tutanakta verilen ceza 23.
maddeden doğru mu ? Komiser;
-Evet 23. madde.. -Peki bu 23. maddenin açılımı plakalarında Türk Bayrağı olan
araçlara bu maddeden mi ceza kesilecek genelge bu mu? (ikisi birden) -Evet bu
maddeden ceza kesilecek.
-Efendiler tekrar soruyorum bu 23. madde bunu mu diyor? (İkisi birden):
-Evet bu madde bunu diyor. Üçüncü kez sordum. Cevap aynı. Tamam deyip, kendimi
tanıttım.
-Beyefendiler ben MHP Osmaniye ili Toprakkale ilçe teşkilat başkanıyım. İsmim Tamer
MAK. Bunu bir not alın. P. Memuru:
– Kim olursan ol. -Beyefendi benim size kendimi tanıtmamın sebebi ben bu olayın
üstüne gideceğim sizlerinde adını vereceğim. Gerekirse basına vereceğim. Memleket
nerden nereye gidiyor, bunu Türk vatandaşıyla paylaşacağım. Sizce bir mahsuru var mı
efendim?
Komiser; – (Üslup kibarca) Beyefendi gazeteye de verseniz olur, mahkemeye de
verseniz olur. Vallahi bu sıkıntıdan bizi de kurtarmış olursunuz.
P.Memuru: -Beyefendi siz bu bayrağı plakadan çıkarsaydınız (kırmızı renkli
yapıştırma bayrak oldu) ben size ceza kesmeyecektim. Bu cezayı da 15 gün içerisinde
yatırırsanız %25 düşük ödeme avantajınız da var.
Komiser, – Beyefendi inan bu cezayı yazmak bizimde zorumuza gidiyor. Ama her taraf
kamera bu cezayı yazmak zorunda kaldık. Teşekkür edip ayrıldım. Hemen cep
telefonumla Adana-Ceyhan- Osmaniye ilinde görev yapan polis memuru arkadaşlarımı
arayarak, durumu arz edip 23. maddenin açılımını rica ettim. Bana dedikleri 23.
madde açılımı :
"Aracın ruhsatında trafik sigortasında eksiklik var ise araçta evrak eksikliği var
ise bu maddeden ceza kesilir."
Gelelim plaka üzerindeki bayrak olayına. Evet bu kanun birimlere 1 hafta 10 gün
olmuş geleli.
Gelen genelge 'araç plakaları üzerinde kırmızı renkli veya amblemli şekiller var
ise, derhal araç sahibi tarafından çıkarılmasına yoksa gereğinin yapılmasına'
yönelik. Polis arkadaşlar ceza maddesi olmadığı için ceza kesemediklerini plakadaki
işaretleri söktürme yoluna gittiklerinin ifadesini verdiler.
Ey Türk halkı. Ben bunu yaşadım. Bu bayrak ki, canını gözünü kırpmadan veren
insanlardan oluşan bu bayrak kimleri rahatsız etti de bu hallere düşürüldü?
Evet cezası ellibeş YTL. Ben bu parayı ödedim daha da herhalde ödemeye devam
edeceğim…
Uyan be Türkiye'm uyan! Nerden nereye geldik, daha nerelere gideceğiz… Allahım sen
bizi Koru bizi yönetenler kime ve kimlere hizmet ediyor acaba?
Evet, sevgili okurlar. Bu olayı yaşamayı bırakın, duymak, öğrenmek bile bizi
kahretmeye yetiyor… Ya sizi? Ya bunu yapanları ve yaptıranları?.
Bu kardeş kimse niye bu kadar zorlanmışki anlamadım .plakaya birşey yapıştırmak yasaksa uyacaksın kardeşim .çıkart plakadan cama yapıştır bu kadar basit.birileri öküzün altında buzağı aramaya başladı bu olayları allayıp pullayıp halkın gözünde büyütmeye birileri çok meraklı yemezler kardeşim yemezler.
<div>inşaALLAH derse yaradılan,inşa eder yaradan.</div><br>
Kayıt: Feb 15, 2008
Mesajlar: 1527
Nereden: Trabzon
Tarih: 13 Aralık 2009, Pazar 13:36:19 Mesaj Konusu: Re: DİKKATTTT PLAKA AÇİLİMİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİ
Ayandira sanirim biraz partizanca cevap. Ben bildigim biröik ülkenin plakasında bayragı vardır. Bir zamöan bu mecburi idi. Gerek devlet gerekse miillet bayragından rahatsız olamaz. Plakada bayrak çok güzel bir degerdir. Önce bunu mecbur eden devletti. Acaba şımdi neden yasak anlamak mümkün deyil. milli birligimiz sözkonusu olunca partızanlıgı bir kenara koymalı deyilmiyiz. Sokaklarda gezdırdıkleri bez parçalarını yasaklasınlar bence öncelikle. Turkiyeye bir lider ne zaman dogacak acaba Rabbım ınsaallah yakın gönderir. Yoksa halimiz yaman.
ZaKDaRiZaBen insanlari beni sevsinler diye sevmedim <br> <br>
Tarih: 14 Aralık 2009, Pazartesi 06:04:44 Mesaj Konusu:
AB uyum yasalarının getirdiği kurala göre plakalarda mavi TR yazısı olmalı.
Farklı bir renk kullanıldığında ya da bayrak çıkartması yapıştırmak gibi belirli plaka şeklinin dışına çıkılması durumunda,
memurların kurallara aykırılıktan ceza kesme sorumluluğu var.
Olaya tarafsız baktığımda şöyle değerlendiriyorum:
Bir kişi aracının plakasında Türk Bayrağı bulunmasını isteyebilir. Bu o kişinin tercihi, belkide tepkisidir. Sonuçta plakanın belirli şekilde okunurluğunu etkilemedikten sonra bu durumun ne mahzuru olabilir ki? Temelde yanlış olan kuraldır. Cezaya tabi bu kurala tepki göstermek de doğal bir sonuçtur.
Ancak, yukarıdaki yazının amacı kurala dikkat çekmekten öte, olayı milliyetçiliğe döküp insanları kışkırtmaya varmış. Böyle plaka kullananlar ülkemizde çok. Demek ki bu ceza bir bakıma polis memurunun insiyatifine bırakılmış. Ceza kesiliyorsa da bunu vatan hainliği gibi göstermek yanlış. Kurala tepki gösterilir ve biter. Bu şekilde bir haberle konu farklı yere çekilmemeli. Hem, yukarıdaki haber 2009 kasım değil, 2008 Haziran tarihli bir olay. Buradan da asıl durumun, "açılım" a tepki için bir haberin abartılı olarak kullanımı olduğu anlaşılıyor.
Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ve devletin varlığının sembolü bayrağımızı en iyi şekilde korumak ve saygı göstermek, yasayla da teminat altına alınmıştır. Kişiler etik, toplumsal ve vicdani gerekçelerle, kanun olmasa bile gerekli saygıyı göstermek zorundadır. 22/9/1983 tarih ve 2893 sayılı Türk Bayrağı Kanunu bu düzenlemeleri içermektedir. Bayrağın ne zaman çekileceği, hangi formda olacağı, yarıya indirilmesi, gönderden alınması ve çekilmesi, kesin kurallara bağlanmıştır. Usulüne uygun olmayan kullanımlar için ise cezalar öngörülmüştür.
TÜRK BAYRAĞI KANUNU demiş ki:
TÜRK BAYRAĞI KANUNU
Kanun Numarası : 2893
Kabul Tarihi : 22/9/1983
Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 24/9/1983 Sayı : 18171
Yayımlandığı Düstur : Tertip: 5 Cilt: 22 Sayfa : 599
Her isteyen, canı istediği gibi çıkartmalar yaparak, bunu dilediği yere yapıştıramaz. Demokrasimizin yapı taşlarından olan siyasi partilerin bile amblemlerinde bayrak kullanmaları yasaklanmıştır.
TÜRK BAYRAĞI KANUNU demiş ki:
Madde 7 - Türk Bayrağı, yırtık, sökük, yamalı, delik, kirli, soluk, buruşuk veya layık olduğu manevi değeri zedeleyecek herhangi bir şekilde kullanılamaz.
Resmi yemin törenleri dışında her ne maksatla olursa olsun, masalara kürsülere, örtü olarak serilemez. Oturulan veya ayakla basılan yerlere konulamaz. Bu yerlere ve benzeri eşyaya Bayrağın şekli yapılamaz. Elbise veya uniforma şklinde giyilemez.
Hiçbir siyasi parti, teşekkül, dernek, vakıf ve tüzükte belirlenecek kamu
kurum ve kuruluşları dışında kalan kurum ve kuruluşun amblem, flama, sembol ve
benzerlerinin ön veya arka yüzünde esas veya fon teşkil edecek şekilde kullanılamaz.
Türk Bayrağına sözle, yazı veya hareketle veya herhangi bir şekilde hakaret
edilemez, saygısızlıkta bulunulamaz. Bayrak yırtılamaz, yakılamaz, yere atılamaz, gerekli özen gösterilmeden kullanılamaz.
Bu Kanuna ve tüzüğe aykırı fiiller yetkililerce derhal önlenir ve gerekli
soruşturma yapılır.
....
Ben kişisel olarak, bayrağın, orantısız, standartlar haricinde, sticker ve amblem şeklinde, araç plakası gibi, çamura ve deformasyona yatkın bölgelerde kullanılmasına kesinlikle karşıyım. Toplumun birliğini sembolize eden bayrağımız, saygısızca ve toplumu bölmek için kullanılmamalıdır. Araçlarda bayrak kullanımı, ancak TSK, Vali, Kaymakam, Cumhurbaşkanı ve bazı devlet büyüklerini için serbest bırakılmıştır.
selamtugba0854'nin yazısında, tek taraflı bir anlatım söz konusudur. Ben oradaki polis memurlarının, bayrak sticker'ına bir kağıt parçası veya kırmızı bir yapıştırma, şeklinde yaklaşacaklarına ihtimal vermiyorum. Ordaki kişilerin de ne söyledikleri kendi taraflarından ifade edilmelidir. Aksi takdirde, son zamanlarda sıkça rastlanılan, kadı sistemli hukuk altyapısının benzerini, bu forumda bizler de yapmış oluruz.
Dikkat ediliyorsa, somut deliller olmadan, yapılan bir yargılama, dedikodulara bağlı suçlama ve tutukluluk hali, hala devam eden bir vaka'dır ki, dava bitiminde, onca tutukludan kaçının hüküm giydiği elbette görülecektir. Bu arada aklanan kişilerin, cezaevlerinde kaldıkları süre, yanlarına kar olarak kalacaktır. Belki onlar dışarı çıkacaklardır ama sindirme çalışmaları amacına ulaşmış olacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal kimliğine, devletin ve milletin bölünmez bütünlüğüne, bayrağına, Atatürk'üne bunca saldırı varken, toplumdaki bayrak hassasiyeti de kaçınılamaz. Bir şekilde, herkes, kendi elinden geldiği şekliyle bayrağına sarılmakta önek vermektedir. Kurumsal olarak, bunu sağlaması gerekenler ise sindirilmişlerdir.
Örneğin, bir hafta kadar önce, Reşadiye'de, 7 askerimizin şehit edilmesi karşısında, devlet büyüklerimizin, ağız birliği etmişçesine, saldırıyı ima ve beyanlarla, TSK başta olmak üzere, kendi siyasi emellerine kar sağlayabilecek zeminlerin üzerine atmaya çalışmaları, olayın asıl faillerini saklamaya ve kendi başarısızlıklarını örtmeye gayretlerini açıkça göstermektedir. Elim hadisenin üstünden 3 gün geçtikten ve kanlı terör örgütü PKK'nın sorumluluğu üstlendikten sonra, hepsi sus pus olmuşlardır.
Eminim demokrasi ve halkın sağduyusu, eninde sonunda akla karayı ortaya çıkartacak, taşlar yerlerine oturacaktır.
acaba bu hikaye gerçek mi yoksa bir yoksa bir komple teorisi mi? kişiselleşmiş bir olay belkide bunu dahi bilmiyoruz.Yoksa türk polisini bir karalamamı.Son zamanlarda özellikle son 5 yılda birbirinden önemli operasyonlar yapan benim polisimi canımı ciğerimi zayıflatmak mı?
<div>KELİMELERİN GÜCÜNE İNANMIYORSAN İNSANLARIN GÜCÜNÜ ASLA TAHMİT EDEMEZSİN...</div>
Polisim benim can damarım ona atılacak bir taş demek devi uykudan uyandırmak demek.O dev uyanırsa birgün varya öyle çakmalara falan benzemez.bu haberde çakmaların parmağı yoksa ben ne olayım.Onların rant kapısı böyle haberler.Birde onların kankileri yankiler var.en çok bu haberlere onlar sevinmişlerdir.çakmalar ve yankiler benim polisimden uzak durun...
<div>KELİMELERİN GÜCÜNE İNANMIYORSAN İNSANLARIN GÜCÜNÜ ASLA TAHMİT EDEMEZSİN...</div>
Tarih: 16 Aralık 2009, Çarşamba 01:42:27 Mesaj Konusu:
Verdiğiniz bilgiler için Teşekkürler Tuğrul Bey.
Kanunlara rağmen milletimizin bayrağımız konusunda hassasiyeti, her yerde göz önünde bulunmasını istemek ve her durumda kullanmak olarak gördüğü ve bunu milliyetçilikle bağdaştırdığı bir gerçek. Bu sebeple yukarıdaki olaydaki durumu eleştirmiyor ve doğal olarak karşılıyorum. Ancak, sizin kişisel görüşünüze katıldığımı da belirtmek isterim. Bence de bayrağımızın araç plakası gibi, çamura ve deformasyona yatkın bölgelerde kullanılması hoş değil.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız