Anasayfa | Fotograf Albümü |Forumumuz |Downloads | Hesabınız | Ziyaretçi Defteri|İletişim| Radyo

Oymalitepe.Net :: Başlığı Görüntüle - Allahı Seviyorum Sanırdım
 SSSSSS   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için login olunÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için login olun   GirişGiriş 

Allahı Seviyorum Sanırdım

 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Oymalitepe.Net Forum Ana Sayfası -> İslam ve İnsan... İbadetler ve Dini Konular İslam ve İnsan... İbadetler ve Dini Konular
Önceki Başlık :: Sonraki Başlık  
Yazar Mesaj

RaMLe

Altın Üye
Altın Üye



Kayıt: Feb 17, 2008
Mesajlar: 948
Nereden: Almanya



MesajTarih: 07 Temmuz 2009, Salı 04:10:46    Mesaj Konusu: Allahı Seviyorum Sanırdım Alıntıyla Cevap Ver



Sevmek çok zor ama bir o kadar da şerefli bir duygudur. Zordur; çünkü sevmek, sevilenle seven arasında menfaate dayalı olmayan bir ilgiyi gerektirir. Karşılıklı fedakârlığı, vefayı gerektirir.
Cefaya karşı sabrı, sert rüzgârlara karşı dağılmamayı gerektirir. Sevmek, sevileni kırmamayı, ona karşı yanlış yapmamayı, kendi isteklerini sevilenin isteklerine tercih etmemeyi gerektirir.


İsterseniz çocuğunuzu, isterseniz eşinizi, isterseniz bir canlıyı, çevreyi veya başka bir şeyi sevin. Sonuç değişmez.
Hayatın zor labirentlerinde bu emaneti yitirmeden yürümeniz şarttır.
Biz bugün farklı bir sevgiden bahsedelim…
Biz bugün farklı bir sevgiden bahsedelim, belki sevginin esası olan sevgiden bahsedelim. Yüce Allah’a karşı hissetmemiz gereken sevgiden…


Şimdi şöyle bir soru sorsam ve desem ki
“ Allah’ı seviyor muyuz?” İnanıyorum ki hepimiz “ Elbette Allah’ı seviyoruz” diyeceğiz. “ Allah sevilmez mi, O’na kurban olalım!” deriz. Bu duygumuzda samimiyiz de. Çünkü hiç kimse “ Allah’ı sevmiyorum” demez, diyemez. Hiç inanmayan bile böyle bir cümlenin yüküne talip olamaz, olmamalıdır da.
O zaman ikinci soruyu soralım ve “O zaman sevgi nedir?” diyelim. Veya bizim sevmemiz yeterli mi? O’nu sevmek mi önemli, yoksa O’nun tarafından sevilmek mi?


Ne dersiniz, bütün bu sorulara bir çırpıda makul cevaplar verebilecek miyiz?
Dilerseniz gelir İslâm tarihinin ölümsüz şahikalarından enfes satırlar okuyalım. Bakalım sevgiye nasıl bir anlam yüklemiş büyükler?
Bistamlı Beyazıd sevgi sanılan boş bir kuruntunun, duvarların yüzüne çarparken unutulmaz bir ders verir:
“ Allah’ı seviyorum sanırdım! Ama anladım ki, esas olan O’nun sevmesi imiş. Allah bir kulu severse, onun kalbini kendisi ile meşgul edermiş”
Doğrudur…

Bistamlı Beyazıt’ın dediği gibi, sevgi eğer sevilenin sevgisini getirmeyecekse, boş bir kuruntudur. Allah’ı o kadar seveceksin ki, neticede O sizi sevmeye başlayacak. O zaman sizin sevginiz, O’nun sevgisine mahkûm olur. İşte o zaman O’nun gören gözü, işiten kulağı, yürüyen ayağı olursunuz.

Fudayl bin Iyaz’ın, sevgiyi tarif eden dokunaklı sözleri ruh dünyamızda depremler meydana getirecek kadar derindir. Şöyle diyor;
“ Allah’ı seviyormuyuz diye sorarlarsa sus, konuşma. Evet dersen, tavırların evet diyenlerinkine benzemiyor ki! O zaman da münafıklara, sahtekârlara benzersin!”


İşte size Bağdatlı Cüneyd’in cümleleri, Mevlana’nın ufkunu ne kadar da çok hatırlatıyor:
“Şu kalp Allah’a aittir. O’na sakın yabancıyı sokma!”
Sevgide dozu iyi anlamak şarttır. Sevgi teslimiyet ve tam bir tevekkülü gerektirir. Gayrisinden hicret ve fıkrat (ayrılık) gerektirir. Koşmak, koşmak, koşmak ve yine koşmak gerektirir.
Sevginin kapısı hiç kapanmaz zira. Kapıyı kapalı zannediyorsanız, sevgiliyi tanımıyorsunuz demektir. Belki de kapısı kapalı olan sevgili değildir, sevgili olamaz…

Salih Mürri, bir gün vaaz ediyor camide. Ümitsizliği kıracak sözler kullanıyor, ümidin kapılarını açıyor. Ümitsizliğin yakan bir ateş olduğunu anlatıyor. Bunu da şöyle formüle ediyor:
“ Ümitsizliği yenin. Bir insan Yüce Allah’ın kapısını ısrarla çalarsa, kapı mutlaka bir gün açılacaktır!”


Sözler böyleydi ve doğruydu da. Ama cemaatin arkasında bir kadın vardır ve onun dünyasında ayrı, apayrı fırtınalar kopmaktadır. O, Salih’in durduğu yerde değildir. Birden ayağa kalkar ve seslenir:
“ Daha ne zamana kadar böyle demeye devam edeceksin? O kapı hiç kapanmadı ki açılsın!”

Evet; sevgilinin kapısı hiç kapanmaz. Zaten kapısı kapanacak sevgili, sevgili değildir.
Öyle bir sevgili sevin ki, herkesin kapısı kapandığında bile O’nun kapısı açık dursun!

Doç.Dr.Nihat Hatipoğlu
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder

mavideniz

Tecrübeli Üye
Tecrübeli Üye



Kayıt: Feb 18, 2008
Mesajlar: 288
Nereden: ANKARA



MesajTarih: 07 Temmuz 2009, Salı 13:43:23    Mesaj Konusu: Re: Allahı Seviyorum Sanırdım Alıntıyla Cevap Ver

alkış alkış alkış

Düşündükçe bir parça MAVİ DENİZ alır beni
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder

gursoyt

Altın Üye
Altın Üye



Kayıt: Oct 29, 2008
Mesajlar: 823
Nereden: Ankara



MesajTarih: 07 Temmuz 2009, Salı 14:44:10    Mesaj Konusu: Re: Allahı Seviyorum Sanırdım Alıntıyla Cevap Ver

Paylaşım için çok teşekkürler RaMLe. kırmızı gül

Nihat Hatipoğlu hocamız, oldukça duygusal konuşmalar yapıyor, etkileyici de oluyor elbette. Benim katılmadığım konu şudur ki, herkesi kendi düşünce tarzı veya yoluyla düşünmeye teşvik etmek doğru birşey değildir. Paylaşımlarda, birkaç anektod ve öykü de bunun tam tersini savunuyordu. Hatırlarsanız Hz. Musa'nın, "Nasıl Seversen Sev" öyküsü gibi. "Allah'ı seviyorum demeyin" ne demek yani? Bunu anlamakta zorluk çekiyorum. Elbette ki amaç Allah'ın kişiyi sevmesidir, ama kişi de Allah'ı sevecek ve bunu da dilediğince beyan edecektir ki başka insanları da biraz etkileyebilsin.

Benim fikrim, herkes, kendi sevgisini, gönlünden nasıl geçiyorsa, nasıl ifade etmek istiyorsa, o şekilde yapmalıdır. Aksi, yani başkasının güdüsü doğrultusunda olanı, hiçbir zaman samimi olmayacaktır. Bana kalırsa önerdikleri, sıradan bir insan için, tezat içerecek, sufi düşüncelerdir; sadece akademik olarak tartışılmalıdır.

Saygılarımla

Tuğrul GÜRSOY
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder MSN Messenger

RaMLe

Altın Üye
Altın Üye



Kayıt: Feb 17, 2008
Mesajlar: 948
Nereden: Almanya



MesajTarih: 07 Temmuz 2009, Salı 22:52:12    Mesaj Konusu: Alıntıyla Cevap Ver


Sevgili Tugrul bey öncelikle ben tesekkür ederim konuyu okuyup düsüncelerinizi bizlerle paylastiginiz icin.
Kuran’da Allah sevgisi üzerinde önemle durulur. Yüce Allah şöyle buyurur: "İman edenlerin Allah’a sevgileri ise çok fazladır." (el-Bakara 2/115) Bu ayet başta olmak üzere birçok ayette muhabbetullah denilen Allah sevgisine ve İláhi aşka işaret edilir.

Bir Müslüman Allah’ı, Resulü’nü ve Allah yolunda mücadele etmeyi babasından, oğlundan, kardeşlerinden, eşlerinden, kabilesinden, servetinden, ticaretinden ve meskeninden daha çok sevmekle yükümlüdür. Eğer daha çok sevmezse Kuran’ın İfadesiyle "Allah’ın hükmü tecelli edene kadar bekleyin, Allah günahkár bir toplumu hidayete erdirmez" (et-Tevbe 9/24) tehdidine muhatap olur. Bunun anlamı şudur; Bir Müslüman’ın Allah’ı, Resulü’nü ve Allah yolunda mücadele etmeyi yürekten sevmesi ve bu sevgi ve istediğini her zaman diğer şeylerden önde tutması gerekir.

Hz. Peygamber, "Allah ve Resulü’nü diğer şeylerden fazla sevmeyen kimse imanın hazzına eremez" deyince Hz. Ömer, "Ey Allah Resulü! Kendim hariç seni herkesten ve her şeyden çok seviyorum" demiş, Hz. Peygamber de "Olmadı ya Ömer!" demişti. Hz. Ömer, "O halde seni kendimden de çok seviyorum" deyince Resulullah "Şimdi oldu ey Ömer" buyurdu. (Buhári,"İman",9; Müslim,"İman",15)

Mesele sevgi istemek değildi. Sevilene uymak, tabi olmaktı.

İslam’da Allah’la kulları arasındaki sevgi karşılıklıdır. Allah kullarını sever, kulları da onu severler. Kuran şöyle der: "Ey iman edenler! İçinizden her kim dininden dönerse, Allah onların yerine öyle bir kavim getirir ki Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler." (el-Máide 5/54) İslam inancına göre Allah Teálá vedûd ve velidir. Yani mümin kullarını çok sever ve onları dost edinir. Kul da Allah’ı sevmeli, Ona yar olmayı bilmelidir.

Yüce Allah hangi kullarını sever, Kuran şöyle buyuruyor:

"Allah ádil olanları sever (el-Mümtehine 60/8; el-Hucurát 49/9), Allah temiz insanları sever (et-Tevbe 9/108; el-Bakara 2/222, Allah takva sahibi kullarını sever (Ál-i İmrán 3-79; et_Tevbe 9/4, 7), Allah ihsan sahibi dürüst kişileri sever (Ál-i İmrán 3/148, el-Máide 5/13, 93, Allah tevekkül ehlini sever (Ál-i İmrán 3-159), Allah sabırlıları sever (Ál-i İmrán 3-146), Allah tövbe edenleri sever. (el-Bakara 2/222)"

Yüce Allah, Peygamberimizi herkesten çok sevdiği için ona "Habibullah" (Allahın sevgilisi) denilmiştir. (Tirmizi, "Menákıb",1). Nitekim Hz. İbrahim içinde "Halilullah" (Allah’ın dostu) ifadesi kullanılmıştır. Yaratılmışken, yaratan tarafından sevilmek mümkün demek. Burada sözü edilen (kıst, vefa), temizlik, takva, ihsan, tevekkül, sabır, tövbe tasavvufun temel kavramlarıdır. Sûfiler ve veliler Allah’ın sevgili kulu olma mertebesine ermek için bu hususları büyük bir özenle gerçekleştirmeye çalışır, ilahi sevgiden mahrum olmamak için bunların tersi olan hallerden dikkatle kaçınırlar. Çünkü Allah zalimleri, kafirleri, günahkárları, kibirlileri, hainleri, bozguncuları, müsrifleri, saldırganları sevmez. (eş-Şûra 42/40, el-Bakara 2/176, en-Nisá 4-107, el-Hadîd 57/23, el-Hac 22/38, el-Máide 5-64, el-A’raf 7/31, el-Máide 5/87)

Seven sevgilisine itaat eder, ona tabi olur, onu razı etmeye çalışır, emirlerine uyar, onu darıltacak davranışlardan sakınır. Kısaca sevginin sonucu Allah’ın emirlerine uymak, yasaklarından kaçınmaktır. Hem sevecek hem de uzak duracak, ihanet edecek olur mu? Sevginin en önemli kriterlerinden birisi de Hz. Muhammed’i (s.a.v) sevmektir. Onun için Allah buyurur: "Ya Muhammed: De ki eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun ki O da sizi sevsin." (en-Nisá 4/80)

Resûlullah’a itaat Allah’a itaat demektir. "Resûlullah’a itaat Allah’a itaat etmiştir."

(en-Nisá 4/80)

Tugrul bey demissinizki ,Benim fikrim, herkes, kendi sevgisini, gönlünden nasıl geçiyorsa, nasıl ifade etmek istiyorsa, o şekilde yapmalıdır. Aksi, yani başkasının güdüsü doğrultusunda olanı, hiçbir zaman samimi olmayacaktır. Bana kalırsa önerdikleri, sıradan bir insan için, tezat içerecek, sufi düşüncelerdir; sadece akademik olarak tartışılmalıdır.
Madem kendi özgür irademizle yapicaksak bazi seyleri Peygamberler,kitaplar ,ayetler,hadisler neden bildirilmis .Efendimiz gibi sevebiliyormuyuz Allahu tealayi yukaridaki konudaki gibi yada Efendimizi geregince sevebiliyormuyuz .Seviyorum diyoruz peki sevgimizi göstermek icin ne kadar caba sarfediyoruz .buda tartisilir .
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder

gursoyt

Altın Üye
Altın Üye



Kayıt: Oct 29, 2008
Mesajlar: 823
Nereden: Ankara



MesajTarih: 08 Temmuz 2009, Çarşamba 08:41:28    Mesaj Konusu: Re: Allahı Seviyorum Sanırdım Alıntıyla Cevap Ver

Sure ve ayet numaraları ile, Allah sevgisi üzerine açıklamalarınız için çok teşekkürler RaMLe kırmızı gül , hepsine cân-ı gönülden katıldığımı bilmenizi isterim. Zaten kısacık yorumumda da aynen bunu söylemek istemiştim.

Herkes, Allah'ı sevmek yükümlülüğünde; ama kimse sevgisini başka birisinin gösterdiği şekilde gösteremez ki. Bu insan fitratına aykırı. Her insanın duygu ve düşünceleri, davranış biçimi ve sevgiyi yaşaması, parmak izleri kadar birbirinden farklı. İnsanları eğer, belli bir düşünce tarzı ile davranmaya ve sevgisini göstermeye zorlarsanız, ya o sevgi, sekl-i taklit halinde gayri samimi bir hale gelebilir ki bu da, "İhlas" suresindeki samimiyete tezat teşkil eder.

Benim asıl itirazım, Hatipoğlu Hoca'nın, "Allah'ı sevdiğinizi söylemeyin" cümlesineydi. Şimdi, verdiğiniz sûre ve ayetlere bir kez daha bakıp, bu cümlenin, Kur'an-ı Kerim'de istenenlere uyup uymadığını bir kez daha gözden geçirebilir misiniz?

Tekrar üstüne basarak söylemek istiyorum ki, herhangi bir söz veya davranışın geçerliliği, ancak ve ancak, Kur'an-ı Kerim'deki hiçbir ayetle çelişmemesi ile ölçülür.

Saygılarımla.

Tuğrul GÜRSOY
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder MSN Messenger

eliferdem

Elmas Üye
Elmas Üye



Kayıt: Sep 06, 2008
Mesajlar: 3901




MesajTarih: 08 Temmuz 2009, Çarşamba 13:42:11    Mesaj Konusu: Re: Allahı Seviyorum Sanırdım Alıntıyla Cevap Ver

soru soru

Yan!" diyorum içime!..." Sadece sen yan! " Ve"Dayan!"diyorum gönlüme!..."Herkes mutlu olsun!... Sen dayan!..
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder

Tüm kadın aksesuar fırsatları için tıklayın !


Mesajları Göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Oymalitepe.Net Forum Ana Sayfası -> İslam ve İnsan... İbadetler ve Dini Konular Tüm saatler GMT + 3 Saat
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız

We request you retain the full copyright notice below including the link to www.phpbb.com. This not only gives respect to the large amount of time given freely by the developers but also helps build interest, traffic and use of phpBB 2.0. If you cannot (for good reason) retain the full copyright we request you at least leave in place the Powered by phpBB line, with phpBB linked to www.phpbb.com. If you refuse to include even this then support on our forums may be affected. The phpBB Group : 2002 // --> Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Forums ©
Copyright © 2008 Oymalitepe.Net & Site Kurulumu-Düzenleme: L@ZKaN - kuzeyinoglu - ^^KaRaYeL^^