Tarih: 15 Mart 2008, Cumartesi 01:54:31 Mesaj Konusu: "Yakamoz" mu "ayın şavkı" mı?
Ay ışığı veya diğer ışıklar olduğunda yakamoz görünemez, bu ışıklar tarafından bastırılır. Şavk sözcüğü köken olarak ışık anlamına gelse de dilimizde bu günkü kullanımında daha çok şavkı düşmek, şavkı vurmak deyimleriyle bilinir, ışığın suda yansıması anlamında da kullanılır. Ayın ışığının suya yansımasına yakamoz demek yanlıştır. Fakat ayın şavkı demek yaygın ve yerleşik bir ifade tarzı olarak doğrudur ve su üstünden yansıyan ay ışığı anlamındadır. Yakamoz ve şavk sözcükleri ile ilgili bazı bilgileri aşağıda belirttiğim kaynaklardan derledim. Konuya merak duyanların ilgisini çekebileceğini düşünüyorum:
Ay ışığının suya yansıması ile karıştırılan yakamoz uyarıldığında ışık saçan tek hücreli bir deniz canlısıdır. Denizin ateş böceği olarak da düşünülebilir çünkü iki canlının biyolojik olarak ışık saçması (Biyoluminesans) onları özel kılar. Boyut olarak küçük olan bu canlının birçoklarının bir araya gelip, ışık saçmasına da yakamoz denir. Yakamozun gözlemlenebilmesi için diğer ışık kaynaklarının (Güneş, Ay ve Şehir ışıkları) yakamoz ışıklarını bastırmaması gerekir. Yakamoz oluştuğunda denizde uzun floresan lambalar yanıyormuş gibi gözükür. Noctiluca scintillans balonsu bir görünüme sahip bir Ökaryottur. Diğer Ateşrengi alglerin gibi sert bir zırha sahip değildir ve balonsu bir görünümü vardır. İki kamçısından uzun ve yapışkan özelliği bulunanı ile deniz yüzeyine yakın seviyede avlanır. Rastgele hareketleri sonucu kamçısına yapışan diğer mikroskopik deniz canlılarıyla beslenir. Çapları 1-2 mm kadardır. İnce bir elek veya bir tül ile sudan ayrılıp büyük bir mercek ile incelenebilinirler. Genelde bölünme yoluyla çoğalan canlının çiftleşmesi de görülen bir olaydır. Yakamozu özel kılan ışıma olgusu luciferin-luciferaz enzim substrat çiftinin reaksiyonu sonucu oluşur. Bu kimyasallar sitoplazma içinde dağılmış halde bulunan binlerce küresel organelde saklanırlar. Söz konusu canlıların ışık saçması bir savunma mekanizması olarak düşünülmektedir. Saldırı altında kalan tek hücreli ışık yayarak, daha büyük avcıların kendisine saldıranı fark etmesini sağlar. Bu özellik balıkçılar tarafından da kullanılır. Bazı balıkçı teknelerinde yüksek bir direk ve bu direğin ucunda oturulacak bir yer vardır. Gırgır motorlarının köprülerinin çok katlı ve en üst kattan bile kumanda edilebiliyor olmalarının bir sebebi de budur. Balıkçılardan biri buraya oturarak ay olmayan geceleri balıkların yakamoz yaparak geçtikleri yolları görüp dümenciyi yönlendirirler veya doğrudan kendileri tekneye kumanda ederler. Yine yakamoz ışığı dolayısıyla Lüfer avlarken Lüks ışığı kullanılır; ışık balık gelsin diye değil misinanın değdiği, yakamozların çıkardığı ışıktan Lüfer korkmasın diye Lüks ışığı kullanılır. Lüks ışığı yakamoz ışığını bastırdığından Lüfer`in misinayı fark etmesini engeller.
Özetle:
• Nedense birçok kişi yanlış bilir, Yakamoz Ayin ışığının suya, denize vuran şavkı değildir. Onun adı ayın şavkıdır.
• Yakamoz aksine Ay olan gecelerde olmaz.
• Yakamoz bir canlıdır, Latince ismi Noctiluca Milliaris olan bu canlı ayni bir ateş böceğinin denizde yasayan versiyonudur.
• Limunisans maddesini vücudunda barındıran bu canlıya dokunulduğunda bir ışık saçar.
• Bu canlı bir planktondur, yani milimetrik boyutlarda bir canlıdır.
• Bunlardan milyonlarcası bir araya geldiğinde geceleri bir kayık geçerken veya bir balık sürüsü geçtiğinde bu canlılara çarparak ışık çıkartmalarını sağlarlar.
• Bu yüzden balıkçı sandallarında yüksek bir direk ve bu direğin ucunda oturulacak bir yer vardır. Balıkçılardan biri buraya oturarak ay olmayan geceleri balıkların yakamoz yaparak geçtikleri yolları görüp dümenciyi oraya yönlendirirler. O yüzden Lüfer avlarken Lüx ışığı kullanılır.
• Işık balık gelsin diye değil misinanın değdiği yakamozların çıkardığı ışıktan Lüfer korkmasın diye Lüx ışığı ile yakamoz ışığını öldürmek için kullanılır.
• Yakamoz (eğer göreniniz varsa bilir) olağan üstü bir şeydir, Yakamoz olduğunda denizde uzun florasan lambalar yanıyormuş gibi olur. Ama bunun için ay ışığı olmaması gerekir.
• Ay ışığında (daha baskın olduğu için) göremezsiniz.
Şavk sözcüğü köken itibariyle her ne kadar ışık (nur, ziya, parıltı….) anlamına gelse de, bugünün Türkçesinde yaygın kullanılış şekli ana kaynağından çıkan ışıktan çok yansıyan ışık anlamındadır. Kelimeye bu anlamın yüklenme nedeni uzun yıllar yaygın olarak kullanılan şavkı düşmek, şavkı vurmak gibi deyimlerin kelimenin kendi başına kullanımından daha yaygın olmasıdır. Bu çağrışım sonucu kelimenin kendi başına da ışık yansıması anlamına gelecek ifade tarzında kullanımı yaygınlaşmıştır. Gerek düz yazı gerek şiir dilinde edebiyatımızda ve günlük konuşma dilimizde de örnekleri çokça görülmektedir.
Dil Derneğinin sözlüğünde şavkı vurmak deyimi “bir şeyin ışığı yansımak” olarak verilmiş ve örneklenmiştir: “Ayın şavkı vurmuş sazım üstüne / Gel ey hilal kaşlım dizim üstüne.” -S. Ali.
……………………………
……………………………
bir zamanlar bir balık vardı;
yağmur mezarlığında.
bir zamanlar maviydi su;
Deniz ile Ay'ın dansında.
ve oynardı iki ayrı balık;
çocuğu şavk olan bu aşkın ortasında...
” Yeliz Şenay’ın “BaLıK; DeNiZ ile aY'ıN AŞKıNa TaNıK” isimli şiirinin bir bölümü”
Kaynaklar:
• [http://www.biltek.tubitak.gov.tr/merak_ettikleriniz/yazici_dostu.php?kategori_id=2&soru_id=254 TÜBİTAK Bilim ve Teknik]
• Eckert R, Reynolds GT (1967 May), [http://www.jgp.org/cgi/content/abstract/50/5/1429 The subcellular origin of bioluminescence in Noctiluca miliaris]
• (http://www.mikroskopie-muenchen.de/noctiluca.html
• (http://www.microscopy-uk.org.uk/mag/indexmag.html?(http://www.microscopy-uk.org.uk/mag/art98/nocti.html
• (http://micro.magnet.fsu.edu/featuredmicroscopist/vanegmond/noctilucadarkfieldsmall.html
•(http://www.denizce.com/yakamoz.asp
• (http://www.dildernegi.org.tr
• (http://ansiklopedi.turkcebilgi.com
Alıntıdır.(Ali Cömert/ 27-10-2007 01:02:18)
Sonuç olarak Yakamoz a "deniz zeranbulası" diyebiliriz : )))
Kayıt: Feb 08, 2008
Mesajlar: 498
Nereden: TRABZON
Tarih: 15 Mart 2008, Cumartesi 16:03:52 Mesaj Konusu:
Teşekkürler By_AKINCI, doğrusu bu yazıyı okur okumaz yakamozun görüntüsünü merak ettim, bir fotoğrafını bulmak umuduyla araştırmaya daldığımda ise 2007 yılında Almanya’da düzenlenen bir yarışmada, Türkçe’deki Yakamoz kelimesinin, Berlin’de faaliyet gösteren Dış İlişkiler Enstitüsü tarafından düzenlenen ve 60 ülkeden yaklaşık 2 bin 500 kelimenin değerlendirildiği yarışmada, dünyanın en güzel sözcüğü seçildiğini(*);
Enstitü tarafından yapılan açıklamada, jürinin yakamoz sözcüğünü, kelimenin orijinalliğini, anlamını ve kültürel önemini göz önünde bulundurarak birinciliğe layık gördüğü bildirildi. Türk Dil Kurumu’na göre yakamoz sözcüğünün;
Denizde balıkların veya küreklerin kımıldanışıyla oluşan parıltı ve Biyolojik ışık üretme özelliğine sahip, akıntı ve rüzgârlarla sürüklenen ve bir şeye dokunduğunda ışık veren deniz hayvanı anlamına geldiğini...
Bu nispetle de Sezen AKSU’nun “Kalbim Ege’de Kaldı” şarkısının biraz kafamı karıştırdığını, Sezen AKSU’da mı yanlış biliyor dedirttiğini...
Yareme tuz diye yakamoz bastım
Tek şahidim ay’ di aman aman
Bir elimde defne bir elimde sevdan
Kalbim Ege'de kaldı.
Varılan çıkarımda ise yöresel anlamıyla ZeRaNBuLa ile ilişkilendirilmesine çok mutlu olduğumu belirtmek istiyorum.
Kayıt: Feb 15, 2008
Mesajlar: 1527
Nereden: Trabzon
Tarih: 14 May 2008, Çarşamba 11:41:35 Mesaj Konusu: Re:
Basta akıncı olmak üzere hepinize teşekkürler. Bende yanlış biliyormuşum. Harıka bir paylaşımdı 55 yaşında bunuda ögrenmek çok güzeldı.Paylaşımlar bilgiye yönelik oldumu çok daha başka oluyor. Karayel araştırip resimi ve bu haberide bizimle paylaştıgın icim cok teşekkürler. Harıkasınız hepiniz.
ZaKDaRiZaBen insanlari beni sevsinler diye sevmedim <br> <br>
Kayıt: Sep 20, 2008
Mesajlar: 1498
Nereden: İstanbul
Tarih: 20 Eylül 2008, Cumartesi 17:27:10 Mesaj Konusu:
ben biliyordum
Denizdeki Yakamozun Sırrı: Ostracodlar
Karayib Denizi'nde yaşayan ve ışık üreten birçok deniz hayvanından biri de, yüzlerce hatta daha fazla türü bulunan Ostracodlar'dır. Ostracodlar bir susam tohumundan daha büyük olmayan kabuklu canlılardır, fakat birçok canlının yapamadığı şeyleri yapar ve vücutlarında ışık üretirler. Ostracodlar ışık saçan zerreleri üst dudaklarının içinde bulunan bazı bezlerden bırakır. Yalnızca erkek Ostracodlar ışık üretir. Her gece güneş battıktan yaklaşık olarak 1 saat sonra yüzlerce erkek Ostracod, dişileri kendilerine çekebilmek için ışık saçmaya başlar. Erkek Ostracodlar etrafta yüzerken arkalarında parıldayan noktalardan oluşan bir iz bırakır. Yakamoz olarak adlandırılan bu iz nedeniyle Ostracodlar'ın bulunduğu sularda binlerce küçük, parlak ışık yanıyormuş gibi olur.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız